Diş Hekimiği (Genel Diş)
11 Mayıs 2022

DİŞ AĞRISI

Ağrıyan diş üzerinde ve dişlerin arasında bulunan gıda birikintileri, diş fırçası ve diş ipi kullanılarak temizlenmeli ve yarım su bardağına yarım çay kaşığı tuz ilave edilerek elde edilen tuzlu su ile ağız iyice çalkalanmalıdır.
Kesinlikle ağrıyan diş üzerine ASPİRİN ya da herhangi bir ağrı kesici ilaç uygulanmamalıdır. Kimyasal yapıları nedeni ile bu gibi ilaçlar diş etinde ve çevre yumuşak dokularda tahrişlere
neden olabilmektedir. Bu da diş ağrısının yanında ikinci bir ağrının oluşmasına neden olacaktır. Eğer iltihap nedeni ile yüzde şişlik oluşmuşsa o bölgeye soğuk kompres yapılmalıdır. Bir an önce Diş Hekimine başvurulmalıdır. Diş Hekimi ağız ve diş muayenesinden sonra Tedavi(Dolgu), Kanal Tedavisi, Diş Çekimi gibi tedavi seçeneklerinden birisini uygulayabilir.

DİŞ ÇEKİMİ

Diş çekimi, dişin kemikteki soket denilen yuvasından uzaklaştırılması işlemidir. Çekim lokal anestezi altında gerçekleştirilir. Diş bir alet yardımı ile tutulur önce ileri-geri hareketler yapılarak gevşetilir. Bu hareketler bazen diş ve diş aleti arasına giren bir alet yardımı ile yapılabilir. Böylece diş en az travma ile çekilir.


Çekim öncesi yapılması gereken şeyler nelerdir?

Eğer doktorunuzun önerdiği bir ilaç (örneğin antibiyotik) söz konusuysa, mutlaka saatlerine uyarak, düzenli bir şekilde kullanmalısınız. Bir hastalığınız ya da alerjiniz varsa ve ayrıca bu yüzden sürekli kullandığınız ilaçlar mevcutsa, kesinlikle bunları hekiminize söylemelisiniz. Çekimden önce pıhtılaşmayı geciktiren aspirin türü ilaçlar kullanılmamalıdır. Mümkünse dişler güzelce fırçalanmalı ve suyla çalkalanmalıdır. Böylece ağızdaki bakterilerin azalması ve enfeksiyon riskinin düşürülmesi iyi olur.


Diş çekiminden sonra nelere dikkat edilmeli?

- Çekim yarasının üzerine konan tampon yarım saat kadar tutulmalıdır. Bu tampon atıldıktan sonra, gerekmiyorsa tekrar tampon konmamalı, oluşan pıhtının bozulmamasına özen
göstermelidir.
- Ağız suyla çalkalanmamalıdır.
- Çekim sonrası iki saat kadar bir şey yenmemeli, bu süre dolduktan sonra da mutlaka ılık şeyler tercih edilmeli ve çok sıcak ya da soğuk yiyeceklerden uzak durulmalıdır.
- 24 saat sigara içilmemelidir. Sigara pıhtının bozulmasına ve yara yerinin iltihaplanmasına neden olabilir. Kuru soket denen bu durum uzun süre ağrıya sebep olur.
- 24 saat alkol alınmamalıdır.
- Hiç bir şekilde çekim yerine dokunulmamalı, yara bölgesi emilip
tükürülmemelidir.
- Yaralı bölge 24 saat kullanılmamalıdır.
- Ağrı olursa aspirin dışında bir ilaç tercih edilmeli, mümkünse bunun için hekime danışılmalıdır.
- Çekim yeri mutlaka temiz tutulmalıdır.
- Yara içerisine yemek artığı dolması önlenmelidir. Çekimden 24saat sonra, yumuşak bir diş fırçasıyla bölge yavaşça fırçalanmalıdır. Bu sırada ılık tuzlu su gargarasından da faydalanılabilir.

KANAL TEDAVİSİ NEDİR?

Dişlerin yapısında kan damarları ve sinirler vardır. Bu yapılar dişlerin beslenmesini ve çürük oluştuğunda ileri durumlarda uyarı ikaz görevi görmektedirler. Çürük ilerleyerek dişin özü denen sinir dokusuna pulpaya ulaştığında orayı harap etmeye başlar ve çok şiddetli ağrıyla beraber ileriki durumda dişin ölmesine sebep olmaktadır. Dişin kökündeki zararlı mikroplar kök ucundan çıkarak çene kemiğine yayılarak apse denen durumun oluşmasına neden olurlar. Çene kemiğinde oluşan iltihap dişin kaybına ve çevre dokularında tahribata neden olur. Bu durumda dişi kurtarmak için yapılan tedaviye kanal tedavisi denir.


KANAL TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?

Kanal tedavisi hastalıklı olan pulpa' nın(sinir) alınması ile yapılır. Pulpa dokusu diş kökünden tamamen temizlendikten kökteki kanalların bakteri ve atıklardan temizlenmesi için bir
dizi işlemler uygulanır. Kanallar temizlenip tamamen dezenfekte edildikten sonra özel malzemelerle dişin kökü ucuna kadar tamamen doldurulur.


KANAL TEDAVİSİNDE YAPILAN İŞLEMLER:

Diş üzeri açılıp çürük tamamen temizlenir,

Pulpa dokusu ve atıklar tamamen temizlenir.

Kök kanalları özel aletlerle temizlenip, genişletilir,

Kök kanalları dezenfekte edildikten sonra tamamen doldurulur.

Kanal tedavisi bitmiştir. Dişin durumuna göre diş dolgu yada kaplama ile eski formu kazandırılır. Artık dişiniz ölüdür ama işlevine devam edebilir.


TEDAVİ (DOLGU)

Dolgu, çürüyen bir dişteki tüm çürük ve artıklar temizlendikten sonra ortaya çıkan boşluğun, o dişin normal formuna uygun olarak ve ağızda uzun süre problem yaratmadan durabileceği ispatlanmış bir madde ile restorasyonudur. Dolgu, çürük nedeniyle zarar görmüş bir dişe, normal fonksiyonunu ve görünümünü kazandırmanın bir yöntemidir.
Diş hekiminiz size dolgu yaparken, önce çürümüş diş dokusunu uzaklaştırır. Etkilenen alanı temizler ve boşluğu dolgu malzemesi ile doldurur. Bakterilerin girebilecekleri boşlukları dolgu ile kapatarak çürüğün ilerlemesini de engellenmeye çalışır. Dolgu için kullanılan malzemeler, altın, porselen, kompozit reçine (diş renginde dolgu) ve amalgamdır. (cıva gümüş, bakır, kalay ve bazen çinko alaşımı).

Kompozit Dolgu

Kompozit dolgular, hazırlanmış kavitelere tabaka tabaka yerleştirilir ve her tabaka özel bir ışık ile sertleştirilir. Bu işlem bitince kompozit dolgular dişe göre şekillendirilir ve düzeltilir. Bütün bu işlemler amalgam dolgu işleminden daha uzun sürer. Ancak daha estetiktir

Amalgam Dolgu

Amalgam dolgular gümüş dolgular olarak ta tanımlanır. Amalgam; gümüş, kalay ve bakır alaşımının, cıva ile karıştırılması ile elde edilir. Karışımın %45-50`sini oluşturan civa, metalleri birbirine bağlayarak dayanıklı bir dolgu malzemesi yaratmış olur. 150 yıldan beri geliştirilerek kullanılmakta olan amalgam dolgular, çok sayıda dişin korunarak ağızda kalmasına hizmet etmiştir.

DİŞ TAŞI(TARTAR)

Diştaşı, dişlerin çevresinde biriken gıda artıklarının (dental plak, dental plaque) uzun süre kalması sonucu oluşan sert, mineralize yapılardır. Yetişkinlerin yaklaşık %90'ında diş taşı
mevcuttur.
Taş, özellikle diş eti çizgisinin altında oluştuğunda en büyük sorunu yaratır. Taş. kireçli ve serttir; temizlenmesi ise güçtür. Düzenli diş kontrollerinin bir bölümü dişlerinizin ve taşların
temizlenmesini içerir. Bu temizleme işlemi, özellikle diş eti çizgisinin altındaki taşlar için gratuar ve küret adı verilen aletlerle dişi kazıyarak yapılır, işlem, rahatsız edicidir ve diş etlerinizi kanatır. Diğer bir yöntem ise, taşları temizlemeye yardımcı olan
bir titreşim aleti kullanmaktır. Diş macunlarının, diş etinin üstündeki dişler üzerinde taş
birikmesini azalttığı, ancak diş eti çizgisinin altındaki taşlar için çok az etkisi olduğu ya da hiç olmadığı bulunmuştur. Ne yazık ki, diş kaybıyla sonuçlanabilen bir diş eti hastalığı olan periodontite yol açan da, diş etinin altında oluşan taşlardır. Tartar kontrollü diş macunlarının estetik bir görünüme etkisi olabilir ve diş hekiminize gittiğinizde dişlerinizin daha iyi temizlenmesine yardımcı olabilir, ancak gerçek, zararlı taşların oluşmasını önlemekteki yararı çok azdır. Ayrıca, sigara içmenin neden olduğu diş lekelerini temizlemek için tasarlanmış özel diş macunları da bulunmaktadır. Biz bu diş macunlarını önermiyoruz: Diş etleri zaten çekilmiş olan kişiler, diş eti çizgisi altındaki daha yumuşak tabakaların maruz kalacağı bu tür diş macunlarından zarar görebilirler.